Category

Kariyer

Category

Editörümüz Başak Arslan  

TALU İnşaat’ın Ortağı ve Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Sayın Burak Talu ile bir röportaj gerçekleştirdik. 

Sn. Burak Talu, Talu inşaat ve inşaat sektörü hakkındaki düşüncelerini ve deneyimlerini bizlerle paylaştı.  

Burak Bey 2011-2021 yılları arasında Türkiye Müteahhitler Birliği (TMB) Başkan Yardımcılığı görevinde bulunmuş ve halen Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu’nda (DEİK) ve Türk – ABD İş Konseyinde (TAİK) icra kurulu üyeliği ve inşaat sektör başkanlığı görevini yürütmektedir.

  • Merhaba Burak Bey, Sizi biraz tanıyabilir miyiz?

Kadıköy Anadolu Lisesini bitirdikten sonra İstanbul Teknik Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü’nden 1992 yılında mezun oldum. Çocukluğum babamdan dolayı hep şantiyelerde ve inşaat dünyasının içinde geçti. Belki de İnşaat Mühendisi olmam kaçınılmazdı. 

Üniversite mezuniyetimin ardından Garanti Menkul Değer şirketinde iki yıl çalıştım. Daha sonra Amerika’da Boston College’da MBA Yüksek Lisansımı tamamladım. Türkiye’ye döndükten sonra, Doğuş Holding bünyesinde Strateji ve İş Geliştirme Başkan Yardımcılığı görevini sürdüm. Daha sonra Doğuş Grubu’nun internet start-up şirketi olan İXİR’in Başkan Yardımcılığını üstlendim. 2001 yılında kendi mesleğim olan inşaat sektörüne döndüm ve Doğuş İnşaat’a katıldım. 2019 yılına kadar, son olarak da Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve CEO olarak görev yaptım. Türkiye’de, Doğu Avrupa’da, Eski Sovyetler Birliği ülkelerinde, Kuzey Afrika’da ve Orta Doğu’da birçok önemli projeler bitirdik. Otoyollar, metrolar, köprüler, barajlar, havaalanı ve çevre projeleri inşa ettik. 

2019 yılından beri babam Gönül Talu, kardeşlerim ve inşaat sektöründeki başarılı yöneticilerimiz ile birlikte kurmuş olduğumuz TALU İnşaat’ta Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı olarak inşaat sektöründe çalışmalarımıza devam ediyoruz.

  • Bize Talu İnşaatın hedeflerinizden söz eder misiniz?

Talu İnşaat’ı kurarken Sayın Gönül Talu’nun bir ilkesi vardı; ‘Durmak yok, yola devam.’ Tam da bu zihniyetle çıktık yola, bildiğimiz iş inşaat yapmak, inşaat projeleri geliştirmek, ülkemize ve dünyamıza kalıcı eserler bırakmak, bunlar için çalışmak, bildiğimiz, yaptığımız en iyi şey. Gönül beyin tartışmasız büyük tecrübesi, bizim bilgimiz ve dinamik çalışma gücümüzle hem Talu İnşaat’ı hak ettiği değerli noktaya getirmek hem de dediğim gibi geleceğe kalıcı eserler bırakmak amacıyla daha iyi, daha kaliteli ve sürdürülebilir yaşam alanları yaratmak için çalışıyoruz. Doğru teknolojiyi, doğru makineyi bulmak bugün kolay olabilir ancak birlikte iş yapmak için doğru ve kendini mesleğine adayan insanları bulmak zordur. Biz, işinde saygın, kendini yenileyebilen, bilgi birikimi yüksek, tecrübesi sağlam bir yönetici kadrosu ve ekip ile yola çıktık.

Talu İnşaat’ın en büyük hedefi, Türk İnşaat sektörünü daha ileri bir noktaya götürmek adına projeler yapmak, bunu yaparken de sürdürülebilir bir büyüme gerçekleştirmek, bunun yanında da kurumsal altyapısını geliştirmektir. 

  • Sizin için başarı nedir?  Bize başarının tarifini yapar mısınız?

Başarının tanımı zamanla değişir. İşinizde iyi bir pozisyon, para, evlilik, çocuk, aile, şan şöhret, fiziki güç. Biliyoruz ki bütün bu istekler herkese göre ve her yaşa göre farklı ve değişiyor. 

Benim için başarının tanımı hayatından ve yarattığın şeylerden mutlu olmak. Zengin ama aile ve sosyal hayatında mutluluğu yakalayamayan insanlar var. Demem o ki parayı koyuyorsak eğer ilk sıraya bir daha düşünmek gerek…

Ama şunu unutmamalı, sevdiğimiz bir iş, sevdiğimiz ve birbirimizin hayat yolculuğunda arkadaş olacak bir eş ve taviz vermeyeceğimiz değerler, dürüstlük, insanlara karşı saygı, sevgi, hoşgörü, yardım çerçevesinde yaşayacağımız bir hayatta mutlu olabilir insan. Tüm bunlara sahip olmak başarıdır. 

  • İnşaat sektöründe çalışan genç girişimcilere ne gibi tavsiyeleriniz olacaktır? Sizce nasıl bir yol izlemeliler?

Bugün üniversitelerden her yıl binlerce gencimiz aynı anda mezun oluyor ve aynı anda bir işin parçası olabilmek için arayışlara başlıyor. Mezun olduktan sonraki gerçek hayat öğrencilikten çok daha zor, tek başına yüzlerce hatta bu binlerce diğer gençten farklı olmak ve o istediğiniz işi kapabilmek için büyük bir çaba gerek. Dolayısıyla bu çabayı mezuniyete bırakmamalı, daha öğrenciyken kendini geliştirmeli ve farklılık yaratmalı. 

Öğrenilen bilgiler hızla eskiyor, her saniye yeni bilgiler ortaya çıkıyor ve günümüzde bilgiye ulaşmak kolay. Dolayısıyla hayatı göğüslemek, başarılı olmak, fark yaratmak için tek başına bilgi/bilmek yeterli olmuyor. Gençler yarınlar için sürekli öğrenmeyi ilke edinmeliler.

Bunlar inşaat sektöründeki çalışan tüm gençler ve genç girişimciler için de geçerli. 

Dünya liginde işler yapabilmek için dünya vatandaşı olmak şart. Ne demek dünya vatandaşı olmak? Bunun için yabancı dil önemli, farklı kültürleri merak etmek, öğrenmek, kabul etmek, önyargılardan arınmak gerekli. Gidip görmek, dünyanın farklı uzak ülkelerinde iş yapabilmeye gayret etmek önemli. Sonra yaptığımız işte ki bu her ne ise, ‘mış gibi’ yapmamak gerekli. Seviyor-muş, biliyor-muş, çalışıyor-muş gibi yapmak en tehlikelisi. Bu başta kendimizi kandırmak demek. Oysaki dibine kadar sevmek, bilmiyorsak öğrenmek, kendimizi vererek çalışmak her zaman başarıyı getirir. 

Para için çalışıyoruz elbet ama her şey, her iş para için olmamalı yine de, mutlu olmak için keyif almak için de çalışmalılar. Yaptıkları işten keyif almalılar. 

  • Şuan, Türk İnşaat Sektörünün yurtiçi ve uluslararası pazarda bulunduğu durumu    değerlendirebilir misiniz?

İnşaat sektörü çok dinamik ve beraberinde birçok sektörü harekete geçiren bir sektör. Türkiye’de ekonominin belki üçte biri inşaat ile alakalı. Nüfus arttığı sürece ve gelişim devam ettiği sürece inşaata hep ihtiyaç olacak. Türk inşaat sektörü ise güçlü ve dinamik şirketleri sayesinde dünyada önemli bir konumda. ENR dergisinin her yıl yaptığı anketlerde dünyadaki en büyük 250 uluslararası müteahhitler listesinde 45’e yakın firmamızın olması da bunun güzel bir kanıtı.

  • Türk İnşaat sektörünün bugün içinde olduğu sorunlar nelerdir? Özellikle yurt dışı projelerde ne gibi sorunlarla karşılaşıyorsunuz? Bu sorunların giderilmesinde hükümetten beklediğiniz destekler var ise nelerdir?

Tabi ki inşaat geleceği planlamak demek ve gelecek de her zamankinden daha belirsiz olmaya başladı. Dolayısı ile gerek maliyet gerekse planlama açısından çok dikkatli olmak gerekiyor. Pandemi dolayısıyla içinde bulunduğumuz ortam bir işin içine sağlık açısından ve sınırlardaki ve ülkelerdeki çalışma şartları açısından daha da zorluklar getirdi. Tabi ki sektörde yurt dışında yerli bankalarımızın verdiği teminat mektuplarının kabul edilmesi, fiyat farkları ve süre uzatımları ile ilgili maliyetlerin gerektiği gibi dokümante edilmesi ve doğru bir kontrat yönetimi, projelere finansman temini, hukuki sorunların ve arbitrasyon süreçlerinin doğru yönetilmesi gibi konular her zaman gündemde olacaktır.

  • Birçok Türk İnşaat Firması Yurt içi haricinde, yurtdışında da üst yapı projeleri gerçekleştirmektedir. Yurtdışında üst yapı projelerinde çalışmanın getirdiği avantaj ve dezavantajlar nelerdir?

Üstyapı veya altyapı projelerinde fark etmeksizin Türk firmalarının girişken ve dinamik yaklaşımı, sorunları doğru ilişkiler kurarak ve çabuk çözmeleri, lokal taşeron ve iş gücünü efektif kullanabilmeleri onlara avantajlar sağlıyor. Türkiye’de güçlü bir inşaat ve dekorasyon malzemeleri üretiminin olması da hem maliyet hem de hızlı iş yapmada avantaj sağlıyor.

  •  Sizce bir projenin başarı ile tamamlanması için ana parametreler ne olmalıdır?

Ana parametre ilk teklifte öngörülen plana ve maliyetlere uygun bitirildi mi?, yani kar edildi mi? İş güvenliği açısından hiç bir kayıp yaşamadan proje hayata geçirildi mi? Projenin sahibi ve müteahhit karşılıklı tatmin ve mutlu oldu mu? Olarak sıralanabilir.

  • Siz Türkiye Müteahhitler Birliği (TMB) Başkan Yardımcılığı görevinde bulundunuz ve Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu’nda (DEİK) Türk-ABD İş Konseyi (TAİK) İcra Kurulu üyeliği görevini de  halen sürdürüyorsunuz. Buradaki görevlerinizden ve faaliyetlerinizden kısaca bahseder misiniz?

TMB inşaat dünyasının çatı kuruluşu olan çok değerli ve önemli bir kurum. Ben de yaklaşık 10 yıl boyunca burada görev aldım ve özellikle yurtdışında TMB’ yi tanıtmak, ilişkileri ve anlaşmaları sağlamak için çalıştım. Burada çok değerli dostluklar ve ilişkiler geliştirdik. Avrupa, Japonya, Kore, Çin, Rusya, CIS, Ortadoğu, Afrika, Latin Amerika gibi birçok bölgeden müteahhitlerle ve onların birlikleri ile ilişkilerimiz ve ortak işbirliği arama toplantılarımız, ziyaretlerimiz oldu. Halen Türk Amerikan İş Konseyi’nde Amerika ile üçüncü ülkelerde, özellikle de Afrika bölgesi için iş birliği geliştirmek üzere çalışıyorum, orada da inşaat sektörü ve Afrika Başkanlığı görevini yürütüyorum.

  • Covid-19 salgını ile çalışma koşulları değişti. Böylece yapımı devam eden inşaatların tamamlanma sürelerinde aksamalar olmuştur. Salgın ile beraber inşaat sektöründe kalıcı değişiklikler olacak mıdır?  Bu süreçten sonra inşaat sektörü ve çalışma koşulları nasıl etkilenecektir öngörüleriniz nelerdir?

Pandemi ile sadece inşaat değil bütün iş dünyasının iş yapışı değişti. Ofis ortamları sorgulanır oldu. Teknolojinin gelişmesi ile artık uzaktan toplantılar çok efektif kullanılmaya başlandı. Ben eskiden beri kişilerin ofiste olması değil hep çıkardıkları iş ile değerlendirilmesi gerektiğini düşünen birisiyim, dolayısı ile bu teknolojik değişimi çok yakın takip etmeye çalışıyorum.

Ancak inşaat projeleri yerinde fiziki bulunması gereken gerçek insanlarla yapılmak zorunda, henüz tamamen otomasyona geçmiş bir sektör değiliz ancak yeni teknolojiler git gide iş gücünün yerini alıyor.

Pandemi ile tabiki projelerde çok aksaklıklar oldu, olmaya da devam ediyor, ancak insan sağlığı her şeyden daha önemli ve bundan taviz vermeyi kimsenin düşünmemesi lazım. İnşallah bu süreci yakında atlatacağız.

  • Kariyer hayatınızda sizin için önem arz eden inşaat projeniz hangisidir? 

Kariyer hayatım boyunca çok değişik ülkelerde bilfiil çalışma veya iş ve ilişki geliştirme fırsatım oldu, herhalde 100’e yakın ülkede bulunmuşumdur. Türkiye dışında Bulgaristan, Ukrayna, Kazakistan, Gürcistan, Hindistan, Katar, Suudi Arabistan, Irak, Libya ve Fas’ta milyarlarca dolar hacmi olan inşaatlar yaptık. Seçmek zor ve hepsinin anıları, kendilerine göre güzel ve zor yanları vardı. Bütün projeler birer mücadele, ancak Ukrayna’da üç kere devrim yaşamak, Libya’da Arap baharı ayaklanmasında personelimizi uçaklarla zar zor kaçırmak,  Katar’da Suudi Arabistan ambargosunu yaşamak, çeşitli ülkelerde devalüasyon risklerini yönetmek, Hindistan’da Mumbai gibi dünyanın en kaotik ve ilginç şehirlerinden birinin göbeğinde metro yapmak hep ilginç deneyimlerdi.

Burak Bey, bizimle paylaşmış olduğunuz değerli tecrübeleriniz ve bize ayırdığınız kıymetli vaktiniz için size çok teşekkür ederiz.

                                 BAŞAK ARSLAN

Mimarlık eğitimim süresince okulumun 72 gün olarak belirlediği zorunlu stajımı 3 farklı alanda tamamladım. Şantiye, mimarlık ofisi ve diğer…